Tanrı gülümseyerek izlemektedir Saray avlusuna saçılmış bu bir avuç insanın hallerini. Onca işi gücü arasına gidip gelip bu sevimli aileye gözü takılmakta onlara bakıp biraz olsun dinlenmekte, deli deli konuşmaları ile keyiflenmektedir. Yahuu nedir bunların dertleri diye sormaktadır öte yandan kendine. Nedir ki bunca kadının Malkoçoğlu sevdası... Kimdir bu Malkoçoğlu? Üstelik hatırlar gibi de oluyor bu Malkoçoğlunu eski Türk filmlerinden... Yardımcısını çağırır ve sorar ne yapıyor bu insanlar orada öyle, neden hapsedilmişler ki diye.
Aman efendim der yardımcısı siz onların öyle sevimli göründüklerine bakmayın, en azılı katiller, en eli kana bulanmışlardır onlar ki öbür tarafı da karıştıracaklar diye böyle bir çözüm bulunmuştu vakti zamanında.
Ne der!!! Tanrı, getir bakayım şu kara kaplı defteri, bir yanlışlık olmalı bu işte.
Yardımcısı defter, getirir ve tozlu sayfalar birbir çevrilir. Söyle bakim kim bu kendini odaya kapatıp kapatıp takı yapan sakallı adam.
Yardımcısı, Kanuni Sultan Süleyman der. Tanrı defteri karıştırır ve Kanuni Sultan Süleyman'ın sayfasını bulur. EE bu adam 1495 de doğmuş 1566 da ölmüş! Peki ya bu kadın kim? Ayşe Hafsa Sultan demiş yardımcısı. EE bu kadın da 1479 da doğmuş 1534'de ölmüş. Peki ya şurada balkondaki taze kim? O da Hürrem Sultan ,efendim demiş yardımcısı. 1524 de doğmuş 1574'de ölmüş. Tanrı hiddetlenmiş, ''Bunların hepsinin defteri kapanmış, neler oluyor''diye sormuş yardımcısına. Yardımcısı ezilmiş büzülmüş, işin içinden çıkamamış bir türlü, sayfaları çevirdikçe gerçekten de tüm kayıtların kapandığını görmüşler hayretle. Tanrı git bir bak bakalım kimmiş bunlar diye göndermiş yardımcısını sarayın kapısına. Yardımcı telaşla kapıya varmış, önce kapı kulları tarafından bir hayli tartaklanmış üstü başı yırtılmış bir halde sonunda kapıya varmış ve tok tok tok diye kapıyı çalmış.
Tam o sırada kapı önünden geçmekte olan Esmanur Sultan kapıyı açmış.
Kuzum nedir bunca gürültü, şimdi yönetmeni kızdıracaksınız, işin yoksa baştan çek sahneyi, kimsiniz siz? demiş.
Tanrı'nın Yardımcısı- Asıl siz kimsiniz, herşeyi karman çorman ettiniz yukarıda, ne yapıyorsunuz burada?
Esmanur Sultan- Aaaaaa , aaaaaa bu ne hiddet böyle, bizler oyuncuyuz rol yapıyoruz, dizi çekiyoruz.
Tanrı Yardımcısı - Neee dizi mi çekiyorsunuz, ne rol mü yapıyorsunuz?
Esmanur Sultan- Evet, ya siz ne sandınız, bakın ilerde Hürrem Sultanla Süleyman'ın sahnesi çekiliyor, onların sahnesi bitince sıra bize gelecek.
Tanrı Yardımcısı- Neeee, onlarda mı oyuncu?
Esmanur Sultan- Aaaa, aaaa evet ne sandıydınız ki?
Bu sırada yönetmenin gür sesi duyulur içeriden.
''1187. bölüm, 77. sahne'nin çekimleri bitti arkadaşlar, gün ışığından faydalanalım, ışığı kaybetmeden hemen 78. sahne'nin dış mekan çekimlerine geçelim yoksa bu hafta yayına dizi yetişmeyecek!!'' Kameralar, ahır girişine alınsın, 78. sahnede kimler varsa mekanda yerlerini alsın hemen, çabuk, çabuk.
Esmanur!! bu bölümde senin rolün yok mu? Ne oyalanıyorsun orada, hadi, çabuk çabuk olun biraz...
Esmanur _ Gitmeliyim ben hemen!!! Geliyorummmmm...
Tanrı'nın Yardımcısı - Öyleyse ben de girip şuracıktan izleyeyim çekimleri:)) Yukarıdan bakmaktan daha eğlenceli buradan seyretmek:))
Esmanur - Tamam ama, gürültü yapmayın, sessiz olun...
Halit Erçetin - Kalk Meryem kalk, hiç sevmiyorum şu dış mekan çekimlerini, tamam üzerimizde çadır var bu soğukta ama ayaklarım tutuldu saatlece bu pozisyonda oturmaktan. Daha evden çocuğu alıp parka götüreceğim.
Meryem Üzerli - Vallahi al benden de o kadar Ha'lit, balkondan bakarken zaman geçip gidiyor da burada böööle otur otur benimde ayaklarım uyuştu. Kuaföre gidip sacımın rengini değişitirteceğim daha. Hadi gidelim bir an önce bakarsın yönetmen iç mekanda da bir kaç sahne çekelim der, yakalanmayalım.
Yönetmen- Evet herkes yerini alsın, yeni sahnenin çekimlere başlıyorum, mola bitti arkadaşlar!!!
Bölüm :1187
Sahne :78
Mekan : Ahır Önü/Dış Mekan
Geniş açıdan kapıyı alalım, şimdiiiiiiiiii, 3,2,1 deyince Esmanur ahır'dan atın yularını tutarak gelen seyise doğru koşup atın kafasını okşayacaksın, '' Bugün ben yanlız dolaşacağım, siz gidebilirsiniz'' diyeceksin tamam mı?
Esmanur- Tamam anladım.
Yönetmen Yardımcısı - Beygir kaçmış efendim! Ne yapalım?
Yönetmen - Çekimler başladı tam da sırasını buldu, emektar eşşeği getirin onunla devam edelim yarıda kesecek değiliz yaaa!
Yönetmen- Kamera da önce kapıya sonra eşşeğe sonra seyise sonra Esmanur'a zoom yapacak. Anlaşılmayan bir şey var mı? Eşşeğin üzerinde fazla durmayın, kafadan çekerseniz eşşek olduğu anlaşılır, bedenden alın kurtaralım bu sahneyi!
Başlıyoruz, sesssizzzzlikkkkkkkk, 3,2,1 Kamera!!!!
Ve FİNAL!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
Evet, şimdi söyleyin bakalım Güzel Dostlar?
Kimler hoşnut değil finalden:))
O hoşnut olmayanlar arasından bir kişiye yapılacak çekilişle 1 tane kocakarı iğnelik göndereceğim ki iğneleri batırıp dursun totosuna:))
Vee kim Ehhh işte diyor final'e?
O Ehh işte diyenler arasından bir kişiye yapılacak çekilişle 1 tane kalp iğnelik göndereceğim ki o da iğnelemeye devam etsin:)) Tabii yanında bonus minicik bir Ağaç Broşu da var:)
Veee son olarak kim beğendim der bu final'i?
Oh hoooo memnunum ben diyenler arasından bir kişiye yapılacak çekilişle 1 Adet Kaftan Anahtarlık ve Sihirli Kutu göndereceğim.
İyi günlerde kullanın dileklerimle...
Not:Seçim yapmayan katılımcıları kocakarı iğneliğe yazıp totosuna da iğneleri ben batırmış halde göndereceğim haberiniz ola. Şimdi bana diyeceksiniz ki ne oldu sana atlı mı kovalıyor, vallahi kovalıyor sanırım ahırdan kaçan at benim peşime düştü:)), şaşkın Fiamma ''Mıhlanan Yüzyıl'' yayınını 28 Şubat'ta bitireceğini sandığından ağırdan aldı yazıları yayına göndermekte ve son anda 24 Şubat ( ki neden acaba diye halen kendine sorup durmakta? :))) olduğunu fark edince finali yapıp çekiliş için ve sizlerin daha rahat seçimi için 4 gün ek süre istiyor... Çekiliş sonuçları bu yüzden 28 Şubatta açıklanacaktır bilginize efendimmmmmmmm:)))
Acemiliğin üzerinde bir de yaş faktörü var, o kadar olsun değil mi ama:)))