.

.

3 Aralık 2014 Çarşamba

Akıl,akıl, gel bana takıl!!!! -1

Uzzzzzun bir yazı dizisi de olabilir 2 bölüm halinde de bitebilir. Önemli olan burada izlenme ve beğeni oranı ve istatistiki değerlerin beni tatmin etmesi, dermişim:)) Tabii ki değil, hiçbir dönem kendimi böyle kasamadım, 3 kişi okudu, 2 kişi yorum bıraktı, vahh diye hiç kederlenmedim bir tek kıstasım genel yayın ilkelerim içinde (bak bakkkk  genel yayın ilkeleri de yazıverirmişim e-hemmmm, e-hemmm) hiç ses seda etmeden bir beğeni gülücüğü bırakmaya bunca yıl tenezzül etmeyen bağzı yerli insanların bu sessizlikleri nedeniyle sorgulamak oldu ama o da çok gelgeç sorgulamalarmış ki bir an yokladı gitti ve boş ver Fiamma sen işine yoluna bak dedirtti geçip giderken. Bu demektir ki beyin kendiliğinden bardağın dolu tarafını görmeye şartlanıyor yaş ilerledikçe. İstatistiki bilgiler içinde en çok çan çin çonglar beni sinirlendiriyor bu anlamda ki benim burada bin bir emek uğraşıp kalıbını çıkarttığım şeyleri bir süre sonra taklit edip piyasaya sürüyorlar sanrına kapılıveriyorum. Mesela benim şu kumaştan yaptığım kocakarılar, gittiler geldiler istatistiklerimi şişirdiler sonra bir baktım ayakları sallanan kocakarılar iç piyasaya  taşşşşş gibi kadınlı erkekli sürülmüş, kalıp halinde seri üretim üstelik gel de rekabet et bu çin çan çonlarla( Ha haaa ama ben de onlardan intikamımı aldım bir nev'i yaptıkları işçiliğin üzerine işçilik katarak yünden saçlar yapıp, bedenini ce elbiselerini yeniden renklendirerek çok daha keyif veren görselliğe kavuşturdum özelleştirerek bir anlamda), onu da bırakın 3-5 gün geçti geçmedi 10  kuruşa pazara da sürmesinler mi, her yer kocakarıdan kocadededen geçilmiyor:) Gelin şimdi paranoyaya mı bağlayayım istatistiğe mi çıkın işin içinden:)) Neymiş, istatistik bu anlamda önemliymiş efendimmmm:))Peki yalın, güzel samimi dostlukların keyfi sayılarla ölçülebilir mi ? Elbet ölçülmez... Adını duyduğunuzda yüzünüze tebessüm yerleştirecek dostlardan eylesin arkadaşlıklarımızı her daim. 
Giriş bölümünü bile uzatmaya başladım değil mi? Mahsus böyle yapıyorum sıkılacaklar bir an önce sıkılsın kaçsın, biz bize kalalım:)

Gelelim konumuza:) Meraliçem yani nam-ı diğer gönlü de eli de bilgi paylaşımı da  bol arkadaşım  Meral Sanatevi bu naçiz kuluna günlerden bir gün 3'lü ham çerçeve halinde bir paravan hediye etmez mi? Paravan dedin mi akan sular durur ben de, bu kadar sevineceğim hayal bile edemezdi kendisi de sanırım. Bir evim olsa kendime ait mutlaka 3-5 tane de paravanım olur kesin. Hele bir tane büyücek hayalim var ki (aslında yazlığa düzenli benimseyip gitsek gerçekleştireceğim de, de si var işte:( ) hobi odası için şöyle iki yanı farklı işlevselliği olan, bir tarafında hobi malzemesi anlamında her türlü alet edevatımı yerleştirip taşıyacak, beri yanında da kitap rafları, süs nişleri olacak sağlam ayaklı dev bir şey kafamda tasarlanır durur yani o zaman geldiğinde her türlü tasarımı hazır. İşte ben bunları hayal ederken bu minik paravanla bakışmaya başladık sessiz sessiz, o hayalimin minyatürünü yapsama kadar bir ara vardırdım da işi ama yok olmaz, olmamalı! Her baktığımda öyle mi yapsam böyle mi yapsam, yaptığım yapabileceğimin en güzeli olsun, baktıkça sevgim eksilmesin diye diye ancak 2 kat astar boya ile boyanıp karşımda bekleme moduna geçti. Ahh Meraliçem sen bu garip, eline ahşap boya işleri pek değmez kadına ne diye boyayıp allamadan pullamadan hediye edersin böyle bir objeyi, Kafiye'ye diyeydin el at önce sonra gönder Fiamma ablana diye:)) Hayalimde eskitmeler yaptım, inciler yapıştırdım, mozaiklerle kapladım,aynalar yapıştırdım gide gele Kafiye Hepsi Hobi'nin yaptığı paravanı hayal edip iç geçirdim durdum ama bir türlü 2 kat astarlı halinden öteye geçemedi benimki. Öteye geçemediği bırak bir de Sevgili Kafiye Hobi'nin açılışında ben onun satılık olabileceğini aklımın köşesinden bile geçirmeyip Sevgili Serpil Aksungur'a kaptırmam mı? Varsın olsun iyi günlerde kullansın arkadaşım...
Güle oynaya gezersen dükkanı olacağı buydu işte, ne güzeldi oysa hamını Kafiye'ye verip bitmişini alıp evde karşısına geçip keyif çatmak:) Ki Serpil'de aynen öyle yapmış içine resimlerini yerleştirmiş keyif çatmakta:))


Şeytan azapta gerek Fiamma, iş başa düştü diye bu kere kendi paravanımı zorunlu olarak artık ele almak zorunda kaldım. Şu günlerde pek moda olan ve gözüme de hoş görünen mocca renkle benzer sonuç arayışları ile başlayan yolculuğum rengin istediğimde koyu gelmesi ile çıldırma boyutuna dönüştü ve eğitimsizliğim nedeniyle bilmediğim ve kendimce böyle olsa böyle durur mu diye yol aldığım adına teknik falan diyemeyeceğim bir dizi işleme tabii tutuldu. Kullanmadan koleksiyonumda tuttuğum şablonlar ortaya döküldü, gold boyalar saçıldı, görüp de teknik uygulamasını bilmediğim arkadaşlarımın paylaşlaştığı görsellikler kafamda uçuştu veeee nihayetinde çok severek kullanacağım paravanımın boyanma aşaması bitti.  Tabii bu aslında ''Akıl, gel bana takıl!!'' projemin ilk adımı ve başlangıcıydı.

Haaa neden mi ''Akıl, gel bana takıl'' bu projemin adı? Huyumdandır efendim huyumdan:), belki de beni durduracak bir akla fazlasıyla ihtiyacım olduğundandır çoğu zaman  çünkü fren tutmuyor bendeki akıl yeterince.

Benimkine  aslında cahil cesareti derler ya ne yapayım içimden geliyor bu uydurukçuluk, bir şeyler beni dürtüp duruyor yap, yap, yap diye. Hiç bulaşmamam gereken işlere bir anlık hayalle, çocuklar gibi bir ruh haliyle bulaşıveriyorum. Haaa sonuç mu? Pek mutsuz olduğum söylenemez aldığım sonuçlardan ki sevgi katınca sanırım kendiliğinden güzelleşiveriyor bir şeyler, ya da bana öyle geliyor. EE kuzguna yavrusu güzel gelirmiş, benim kuzgundan neyim eksik, bana da gelsin değil mi ama?

Onu bunu bilmem benim içime çok sindi, mutlaka ki çok hatalarım vardır ama bundan iyisini yapabilmem inanın mümkün değil olanca bilgisizliğimle asıl hayal edemeyip beni şaşırtan da bu başlangıcı yapabilmiş olmam, takdir size kalmış tabii ki... Haaa incik boncuk hayallerine ne oldu, Kafiye'nin o güzelim çerçevesinin yanından bile geçmez bu yaptığın derseniz o başka tabii de rengi, renk geçişleri, dokusu ve foto çekim dolayısıyla yasıtamamış olabilirim. Ben bu çerçeveyi boş olarak bile kullanabilim velakin.








Hadi ben hayallerimdeki yolculuğa devam edeyim ve ''Akıl,akıl, gel bana takılll!!!-2'yi hazırlamak için müsaadenizi isteyeyim.

12 yorum:

  1. Büyük keyifle okudum. Siz çok yaşayın emi sevgili Fiamma. Güldürdünüz beni.

    YanıtlaSil
  2. Şule ablacım çok tatlısın gerçekten sonuna kadar hiç sıkılmadan okudum...senin kocakarılardan kim yaparsa yapsın seninkiler en güzeli hemen farkettirıyor kendini... o yüzden rahat ol ne yapalım bazıları yeni şeyler üretmek yerine çin çanlar gibi taklidi seviyorlar:)ablam ya bende hobi odası çok istiyorum zaten bu gidişle yatak odası yatak odası olmaktan çıkacak ilevine hobi odası olarak devam edecek:)))dolap birken 2 oldu 3 oldu....hergeçen gün çoğalıyoruz... sevgiler çok öpüyorum seni

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hepimize istediğimiz gibi hobi odası nasip etsin Öznurcuğum, acaba o zaman durulur muyuz yaptıklarımızla yapacaklarımızla, belki de kısıtlı imkanlar bizi tetikleyen. Yerim dar deyip de bir şeyler çıkınca daha çok sevinmemiz:)) Teşekkür ederim...

      Sil
  3. "tasarımı tamamen bana aittir, sipariş alınır" :D ne nefret ediyorum bu cümlecikten. bir gün instagramda geziyorum bir baktım benim sırt çantam yapmış işte bir şekilde aynı kalitede olmasına gerek yok her kalitede ürünün alıcısı var nasıl olsa ama çantayı yaparken bloga koyarken üzerine iliştirdiğim keçeden yaptığım matruşka broşumuda yapmış ve aynı yere takmış mı? takmış. yorum yazdım hadi çantayı yaptın broşu bari yapmayaydın diye. bu çan çin çonların sonu gelmez trt dediğimiz geçmişinden dolayı vaktinde ciddiye aldığım kanal bile bizzat benim çektiğim evimde çektiğim kendi yaptığım objelerin olduğu fotoğrafımı çalıyorsa programın yapımcısı eser hakları kanunundan bile haberdar değilse daha ne diyeyim. tasarım kelimesi ne çirkin gelmeye başladı bana. koca karılara bayılmıştım üzüldüm kopyalamalarına

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benimkilerini kopyalayamıyorlar çirkin diye daha güzelini taş gibisini yapıyorlar sanki:)) Tasarımları bizati kendime ait desen de başkası da ayı cümleyi kuruyor kolaylıkla o yüzden ben eğleniyorum, seyirci kalıyorum laf söyleyince çemkirenler bile çıkıyor arkadaşlara üstelik yayınlamasaydın o kadar kıymetliyse diye. Bir tuhaf dünya ornitorenkhandmade ne yazık ki:)

      Sil
  4. Ayyy.... Baydın beni geneeee..... Bu kadar lafa bu mu çıktı... cık cık cıııık... Bakalım devamında ne edeceksin....
    (Bu intikam cümlesiydi :))))))))
    Fiamma ne ederse güzel eyler diyor bir sonraki yayını bekliyorum...
    Amaaaaa.... En güzeli gene de benimki işteeee :))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. AAAa seninki de paravan mıydı? unuttuğuma göre iz bırakmamış mı ne!!! (Bu intikamın rövanş cümlesiydi) Güvenini teşvikini boşa çıkarmamışımdır inşallah...

      Sil
  5. Yeminle hepsini okudum ama cevap yazmaya takatim kalmadı :)))))) Hangi konuya değinsem öbürü eksik kalır, hepsine değinmeye kalksam ancak kapıdan pakıp, masaya gelmeye tenezzül etmeyen İlham Amca kaçar. Anladın sen onu. Öpüyorum.
    Hem de hepinizi öpüyorum kızlaaaaar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anlamam mı İlham amca geldi mi kapıyı pencereyi kapatıp zincir vur Nihalciğim bütün kış kaçmasın:)

      Sil
  6. yazılar da yorumlar da yorgun bedenimin ve ruhumun neşesi oldu.Gülerek yatmaya gidicem. Muhtemelen rüyamda da seni ve şuh dilberlerini göriciiğim. Yukardan aşağı doğru okuduğum için finiş yorum oldu bu...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne mutlu bana yüzüne gülücük kondurabildimse:)) Asil kadınlar rüyanda da gülümsetirler seni inşallah

      Sil