Yine tülbentle yaptığım bişi ama ne? Yaratıcılıkta sınır tanımıyorum görüyorsunuz söz konusu alerji olunca:)) Bu bişiyi Çeşme'de alerjiden dellenip denize de girmem engellenince oturduğum yerde el dikişi ile yaptım yani orada da boş durmadım.
Bu bişiyi izah etmek çok zor:)Ama ben şimdi size ölçülerini vereceğim, sizlerde tülbent alıp hem kendinize hem de çocuklarınıza yapacaksınız ve gerçekten çok faildeli bişi olduğunu göreceksiniz. Bunu yüzerken sırtımı güneşten korumak için yaptım eğer bunu yapmamış olsaydım bir penye bluzla yüzmem gerekecekti ki ıslanınca hiç de rahat olmuyor:=( ama desenli veya farklı renkli kumaşlardan yapılıp askılı elbiselerin üzerine pekâla giyilebilir ki sonraki günlerde onu da yaptım:) Kumsalda otururken gözlemledim ki çocuklar genelde deniz kenarında kurbağa gibi çömelip kumla oynarlar, en çokta sırtları ve omuzları güneşe maruz kalır, bir penye giydirmeye kalksanız ya her yanı ıslanır veya giymek istemez ama bu hem hafif hem de giyip çıkarması kolay hem de çocuğun oyun oynamasına engel olmaz.
Ayy kendimi hani vapurlarda satış yapan kardeşler gibi hissettim :))) ''Bu elimde gördüğünüz alettttt..!'' diye başlayıp gider yaaa bu yazımın bir o'su eksik kaldı:))) Ama yapın yaniii, vallahi fayideli bişi işteeee:)))
40 cm eninde bir tülbent alıyorsunuz ve ikiye katlıyorsunuz elinizde 20 cm eni olan bir dikdörtgen var.
İki omuz başı arasını ölçüyorsunuz ve çıkan rakkama 40 cm ekliyorsunuz.
(Örnek omuz arası 42 cm +40 cm = 82 cm) kumaşın uzun kenarını kıvırma payıda vererek bitmiş hali 82 cm olacak şekilde kesiyorsunuz. (Elinizde 20 cm eninde 82 cm genişliğinde bir dikdörtgen olacak)82 cm'in her iki yanından 5 cm lik kısmı boş bırakıp bir tarafına düğme dikip bir tarafına da biritle ilik yapıyorsunuz. Düğmeleri iliklerden geçirip kumaşın tamanı sırtta kalacak şekilde kollarınızı o deliklerden geçiriyorsunuz:)) İşte hepsi buuu:)
Bu arada elinizde fazla mermerşahi veya tülbent bulundurun, faideli bişi daha gelecek:)) çıfık çarşısına dönen bilgisayarımın içinde resimlerini bulabilirsem tabii:))
Tülbent bolere dikiyorsun yani:)) Havalı kadınsın vesselâm. Denize girişin bile afili:))
YanıtlaSilYok be Nedretciğim, plajlar benim yüzümden kapatılmasın diye didiniyorum. Ne demişler çaresizseniz, çare sizsiniz:))İsim güzelmiş tülbent bolere:))Ha işte ondan aklıma gelmedi bolere dün gece kıvrandım durdum:)
YanıtlaSilvalla fiammacım inanılmazsın, seni durdurmak imkansız:)))
YanıtlaSilNoblessem, boş oturmayı sevmiyorum elimde bir iş olunca benden mutlusu yok ama ben de kendime kızıyorum:))ki bazen kendimi kaptırıp eğlenceyi yorgunluğa dönüştürebiliyorum:))
YanıtlaSilNedretciğim Faideli Bişi-3 ü yayınladım ama seninkini değil benimkini:))
Kızken gerçekten banyodan sonra başımızı dülbentle bağlardık,evlendikten sonra unuttum.Annemden gördüğüm için bağlarmışım herhalde.Sizin bu fikirde güzel,hafif ve suyu çabuk almasıda hiç yabana atılacak bir şey değil.Pazarda reklisini gördüm sanıyorum fakat nereye kullanacağımı bilmediğim için dikkat etmemiştim.Bundan sonra dikkat ederim artık.Ne varsa bizim Türk mallarında var zaten.Teşekkürler.
YanıtlaSilTatile gidilmeden okunması gereken bloglar listesinde birinci sıraya koydum seni canım ya ellerine sağlık
YanıtlaSilUfacık bir fikir verdiyse ne mutlu bana Nurhancığım, yüzüme kocaman bir gülümseme yaydın, teşekkür ederim.
YanıtlaSil